Türkiye’de amatör sporun gelişmesi, halkın sporla buluşması, spor yarışmaları kültürünün oluşması millet olarak, toplum olarak hepimizin ortak görevidir. Kurumlar, STK’lar bu iş için gerekli özeni gösterdiği halde maalesef federasyonlar bu işi kazanç kapısı yapmıştır. Uluslararası yarışmalara, kamplara ilgili, ilgisiz bir yığın kişiyi götürüp beş yıldızlı otellerde ağırlarken amatör kulüplerden o kulüplere göre astronomik sayılacak yarışma harçları talep edilmektedir! Bu bir haksızlıktır hatta vicdansızlıktır. Amatör sporun gelişmesi için federasyonların yardımcı olmaları gereken yerde, mali teşvik sağlaması gerektiği yerde açık gözlülük muhterislik yaparak zaten kıt kanaat koşullarda oluşturulan amatör spor takımlarının sponsorlar tarafından sağlanan gelirlerinin muhteris bir şekilde tırtıklanması kabul edilemez. Bu kulüplere federasyonlar tesislerini açmalı federasyona ait spor salonları, havuzlar, sahalar, pistler ücretsiz olamasa bile ticari olanlardan daha ekonomik bir şekilde sunulmalı, gençlik desteklenmelidir.
Gençliğin sporla buluşması terör ve şiddet yanlısı olayların azalması, sporla daha çok nüfusun buluşmasına bağladır. Yüce önderimiz Atatürk’ün dediği gibi “sağlam kafa, sağlam vücutta bulunur” gerektirmesinin önemini vurgulamak isterim.
Uluslararası yarışmalarda seviyesiz başarılara primler veren ve primleri şayialarla dolu olan; paraya doymayan profesyonellerin olduğu ortamda, amatörler desteklenmeli genç sporcular çocuklar özendirilmelidir. Unutulmamalıdır ki kurucumuz bu ülkeyi gençlere emanet etmiştir. Damarlarında asil kan olan hiçbir kişi ve bu kişilerce oluşturulmuş kurumlar bu gençlerin bu çocukların önünde çıkar hevesine düşmemelidir.
